
İçindekiler
ToggleCilt çatlakları, zaman zaman herkesin karşılaştığı estetik bir sorun olabilir. Özellikle hamilelik, hızlı kilo alımı veya kaybı, ergenlik dönemi ve hormonal değişiklikler gibi faktörler, cildin elastikiyetini kaybetmesine ve çatlakların oluşmasına neden olabilir. İşte tam bu noktada devreye çatlak tedavileri girmektedir. Oldukça güvenilir ve kusursuz sonuçlar veren çatlak tedavisi hakkında detaylı bilgi almak için içeriğimizi inceleyebilirsiniz. Hepinize sağlıklı günler ve iyi okumalar dileriz.
Cilt Çatlağı Nedir?
Günümüzde sıklıkla meydana gelen Çatlak, ciltteki elastik liflerin aşırı gerilme sonucu yırtılması sonucu oluşan ince, uzun izlerdir. Bu izler, genellikle hızlı kilo alımı, gebelik, ergenlik dönemi veya hızlı büyüme gibi faktörlerle ortaya çıkmakta olup ciltteki elastikiyet kaybı, dermis tabakasındaki kollajen ve elastin liflerinin kopmasına neden olur. Bu nedenle de oluşan çatlaklar, ilk başta kırmızı, mor veya pembe renkte olabilir ve zamanla beyaz veya gümüş rengine dönüşebilmektedir. Meydana gelen bu renk değişimleri, çatlağın iyileşme sürecini ve yaşını gösterir. Bahsi geçen bu uzun çizgiler, genellikle kozmetik kaygılara yol açmaktadır. Ancak cildin doğal yapısının bir parçası olarak kabul edilir ve zamanla belirginlikleri azalabilir. Bu bağlamda çatlakların oluşumunu engellemek tamamen mümkün olmasa da, cilt elastikiyetini artıran nemlendiriciler ve düzenli bakım, çatlakların oluşumunu geciktirebilir veya görünümünü tamamen ortadan kaldırabilir.
Ankara Çatlak Tedavisi
Ankara Çatlak Tedavisi, ciltte oluşan çatlakların görünümünü azaltmak ve cildi yenilemek için uygulanan etkili ve konforlu bir yöntemdir.
Deride Çatlak Neden Oluşur?
Deride çatlaklar, cildin elastikiyetini aşan bir gerilme sonucu meydana gelir. Oluşan bu gerginlik sonrasında derinin altındaki elastik liflerin, özellikle kollajen ve elastin liflerinin kopması, çatlakların oluşmasına yol açar. Bu durum, genellikle ciltteki ani ve hızlı değişikliklerden kaynaklanır. Örneğin, hızlı kilo alımı veya hızlı büyüme (ergenlik döneminde), cildin doğal esneklik sınırlarını zorlayarak çatlakların oluşmasına neden olabilir. Ayrıca, gebelik dönemi de cildin hızla gerilmesine yol açarak çatlakların yaygın olarak görüldüğü bir süreçtir. Hormon değişiklikleri, özellikle gebelikte ve ergenlik döneminde, cildin elastikiyetini etkileyebilir ve çatlak oluşumuna zemin hazırlayabilir. Tüm bunların yanı sıra düşük su tüketimi, yetersiz beslenme ve cilt bakımının ihmal edilmesi gibi etkenler, cildin esnekliğini ve sağlığını olumsuz etkileyerek çatlak oluşumunu artırabilir. Bu kapsamda derideki çatlaklar, cildin elastikiyetini aşan gerilmeler ve bunun sonucunda yaşanan yapısal hasarın bir belirtisidir diyebiliriz.
Deri Çatlağı Evreleri
Vücutta oluşan çatlakların belli başlı evreleri mevcuttur. Bu evreler, çatlağın durumuna bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Bahsi geçen bu evreler 3 kategoriye ayrılmaktadır.Bunlar; Erken evre, Orta evre, İleri evredir. İnceleyecek olursak;
- Erken Evre (İlk Oluşum Dönemi)
Çatlağın ilk evresi olan bu evrede, çatlaklar genellikle kırmızı, mor veya pembe renkte olur. Bunun nedeni cildin altındaki kan damarları ve dokulara bağlı olmasıdır. Bahsi geçen bu erken evre de çatlaklar hala yeni olup, yüzeyde ince çizgiler gibi görünür. O yüzdende tedaviye erken evre de başlanırsa, çatlakların görünümü belirgin şekilde iyileştirilebilir.
- Orta Evre
Çatlaklar bu dönemde rengini beyaz veya gümüş tonlarına doğru kaybetmeye başlar. Bu yüzden de çatlaklar daha belirginleşir ve derinin üst katmanlarına yayılır. Ayrıca elastik liflerin kopması sonucu ciltteki doku değişir. Bu dönemde çatlaklar hala tedaviye duyarlıdır. Ancak tedavi yöntemleri biraz daha uzun süreli sonuçlar verebilir.
- İleri Evre (Kronik Dönem)
Çatlaklarda son evre olan ileri evre, Çatlakların tamamen beyaz veya gümüş renkte ve iyileşmiş olduğu evredir. Bu evrede çatlaklar derinin alt katmanlarına tamamen yerleşmiş olup, derinin üst yüzeyinde kalıcı izler bırakır. Böylelikle çatlaklar belirginleşmiş ve genellikle tedaviye daha dirençli hale gelmiştir. Bahsi geçen bu evre de çatlaklar lazer tedavisi veya mikrodermabrazyon gibi ileri tedavi seçenekleriyle iyileştirebilir. Fakat tamamen kaybolması zor olabilir.
Çatlakların Sık Görüldüğü Yerler
Vücutta çatlaklar birçok bölgede görülebilmektedir. Bu bölgeler genellikle vücutta hızla büyüyen, gerilen veya esneyen alanlardır. İşte çatlakların sık görüldüğü yerlerdir. Bahsi geçen bu bölgeleri detaylı şekilde incelemek gerekirse;
- Karın
Gebelik, hızlı kilo alımı veya kaybı nedeniyle karın bölgesi, çatlakların en sık görüldüğü alanlardan biridir. Bu nedenle gebelikte büyüyen rahim ve karın derisinin hızla gerilmesi, çatlak oluşumuna yol açar. - Kalça
Kalça, özellikle ergenlik, kilo alımı ya da gebelik gibi durumlarla hızla genişleyen bir bölge olduğundan, çatlaklar burada sıkça görülür. Ayrıca, bu bölgedeki cilt genellikle daha ince olduğu için çatlaklar daha belirgin hale gelebilir. - Uyluklar
Uyluklar da hızla büyüyen ya da genişleyen bir bölge olduğu için çatlaklar burada da sıkça görülür. Özellikle ergenlik döneminde, aşırı kilo alımı veya hormon değişiklikleri ile birlikte uyluk bölgesi çatlakları ortaya çıkabilir. - Göğüsler
Göğüsler, özellikle ergenlik döneminde veya gebelikte hızla büyür, bu da ciltte gerilmelere ve çatlaklara yol açabilir. Ayrıca, kilo değişiklikleri ve hormonal değişiklikler de göğüslerde çatlak oluşumunu artırabilir. - Sırt
Sırt bölgesinde, özellikle ergenlik dönemindeki hızlı boy büyümesi veya aşırı kilo alımı sonucu çatlaklar oluşabilir. Sırtın üst kısmı, genellikle çatlakların en fazla görüldüğü yerlerden biridir. - Bacaklar
Bacaklar, genellikle kilo değişiklikleri, ergenlik dönemi veya genetik faktörler nedeniyle çatlakların oluştuğu bir diğer bölgedir. Özellikle iç bacaklar ve diz çevresi gibi alanlar bu tür izlere daha yatkındır. - Kollar
Kollar, özellikle kilo alımı veya vücut gelişimi sırasında esnediği için çatlakların görüldüğü diğer bir bölgedir. Çatlaklar, özellikle üst kolların dış kısmında daha yaygındır. - Bel
Hızla kilo alımı veya büyüme gibi durumlar, bel bölgesinde de çatlak oluşumuna neden olabilir. Bu çatlaklar, genellikle belin yan taraflarında ve çevresinde görülür.
Deride Çatlak Oluşumunun Belirtileri
Deride çatlak oluşumunun belirtileri, genellikle ciltteki değişikliklerle kendini gösterir. Bu yüzden dolayı da vücut çatlakları, başlangıçta ince çizgiler şeklinde ortaya çıkar ve zamanla daha belirgin hale gelir. Bu kapsamda çatlak oluşum süreci farklı evrelerden geçer ve her evre, belirli belirtilerle kendini gösterir. İşte çatlak oluşumunun belirtileri şunlardır;
- Renk Değişikliği
- Ciltte İnce Çizgiler veya Çatlaklar
- Ciltte Gerilme ve Hassasiyet
- Şişlik ve Morarma
- Daha Belirgin Çatlaklar ve Derinleşme
- Ciltte Düzensizlik ve Doku Değişikliği
- Hızlı Değişiklikler ve Cilt Esnekliğinde Azalma
Çatlak Oluşmaması İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler
Çatlakların oluşmaması için belli başlı noktalara dikkat edilmesi gerekir. Bu sayede vücutta olası çatlaklar meydana gelmemiş olur. Bahsi geçen bu dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır;
- Cilt nemli tutulduğunda elastikiyetini kaybetmez ve daha az gerilme yaşar. Bu yüzden, Nemlendirici kremler, yağlar (örneğin, argan yağı, shea yağı, zeytinyağı) ve hyaluronik asit içeren ürünler kullanarak, cilt bariyerini güçlendirebilir ve çatlak oluşumunu engelleyebilirsiniz.
- Hızlı kilo alımı veya hızlı kilo kaybı, ciltteki elastik liflerin aşırı gerilmesine neden olabilir. Bu da çatlakların oluşmasına yol açar. O yüzden dolayı da kilo değişimlerini yavaş bir şekilde yaparak, cildin bu değişimlere uyum sağlamasına yardımcı olabilirsiniz.
- Cilt sağlığı için su tüketimi çok önemli olduğundan, yeterli miktarda su içerek cildin nem dengesini koruyabilir ve cilt elastikiyetini artırarak çatlak oluşumunu engelleyebilirsiniz.
- Vitaminler ve mineraller, cilt sağlığını doğrudan etkilemektedir. Özellikle B vitamini, C vitamini, E vitamini ve çinko gibi besin öğeleri, cilt hücrelerinin sağlıklı şekilde yenilenmesine yardımcı olur. Bu sebeple bahsi geçen vitaminleri tüketerek, çatlak oluşumunun önüne geçebilirsiniz.
- Cilt masajı, kan dolaşımını artırarak cildin daha elastik olmasına yardımcı olur.Özellikle karın, kalça, uyluklar ve göğüs gibi çatlak oluşumuna eğilimli bölgelerde masaj yapmak, büyük ölçüde fayda sağlamaktadır.
- Hormon değişiklikleri, çatlakların oluşumunda önemli bir rol oynayan başka bir etkendir. Özellikle gebelik, ergenlik dönemi, adet dönemi veya steroid kullanımı gibi hormon değişiklikleri, ciltte gerilmelere neden olabilmektedir. Bu nedenle bu tür değişimlere dikkat edilmesi ve gerektiğinde doktor kontrolü yapılması gerekir
- Ergenlik döneminde, vücut hızla büyür ve bu, özellikle uyluklar, sırt, göğüsler gibi bölgelerde çatlaklara yol açabilir. Bu dönemde cildin nemli tutulması ve beslenme düzenine dikkat edilmesi, çatlak riskini azaltabilir.
- Gebelikte, karın bölgesinde hızlı büyüme ve gerilme yaşandığı için karın bölgesine nemlendirici kremler veya yağlar uygulanması gerekir. Ayrıca, bacaklar ve göğüsler de ihmal edilmemeli.
- Çatlağa neden olan stres etmenine de çok dikkat edilmeli. Bu yüzden stresten olabildiğince uzak durulmalı.
- Uzun süreli steroid kullanımı ciltteki bağ dokusunun zayıflamasına neden olduğundan, çatlaklar meydana gelebilir. Bu nedenle düşük ölçüde ve doktor denetiminde steroid kullanılabilir.
Ankara Çatlak Tedavisinde Kullanılan Tedavi ve Yöntemler
- Theramagnetic ile Çatlak Tedavisi
Theramagnetic, manyetik alan ve termal enerji kullanarak çatlak tedavisinde etkili bir yöntemdir. Bu tedavi, cildin alt katmanlarında mikro dolaşımı artırarak, ciltteki kolajen üretimini teşvik eder. Ayrıca, termal ısı ile ciltteki elastikiyet kaybını onarır. Çatlakların olduğu bölgelerde kullanılan bu teknoloji, cilt yenilenmesini hızlandırarak, çatlakların daha az belirgin hale gelmesini sağlar. Bahsi geçen bu Theramagnetic ile çatlak işlemi genellikle karın, kalça, bacak ve göğüs gibi çatlakların yoğun olduğu bölgelerde uygulanmakta olup, Tedavi süreci genellikle ağrısızdır ve seanslar halinde yapılır.
- Lazer ile Çatlak Tedavisi
Lazer tedavisi, çatlakların tedavisinde oldukça etkili bir diğer yöntemdir. Bu yöntem cildin altına mikro hasarlar bırakarak kolajen üretimini tetikler ve cildin yenilenmesini sağlar. Böylelikle çatlaklar zamanla daha az belirgin hale gelir. Bahsi geçen bu lazer ile çatlak tedavisi, cildin üst tabakasını uyararak yeniden yapılanma sürecini başlatır. Seanslar arasında genellikle 4-6 hafta ara vardır.
- Karboksiterapi ile Çatlak Tedavisi
Karboksiterapi, cilt altına karbondioksit gazı enjekte edilerek uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi yöntemi cilt altındaki kan dolaşımını artırarak oksijenin hücrelere taşınmasını sağlar. Bu sayede cilt daha sağlıklı ve elastik hale gelir.Belirlen bu Karboksiterapi ile çatlak tedavisi, özellikle yenilenen cilt hücrelerinin üretimi ile çatlakların görünümünü iyileştirir. Tedavi, genellikle ağrısızdır ve birden fazla seans gerektirir. Seanslar arasında genellikle 1 hafta ara bırakılır ve tedavi sonrası ciltte hafif bir kızarıklık olabilir.
- PRP ile Çatlak Tedavisi
PRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, kişisel kanın alınıp santrifüj edilerek, platelet (trombosit) açısından zengin plazmanın çatlakların olduğu bölgelere enjekte edilmesidir. Bu PRP işlemi, kolajen üretimini artırarak, cildin yenilenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda Plateletler, büyüme faktörleri içerdiğinden, ciltteki hasarlı dokuları onarır. Bu tedavi, doğal bir iyileşme süreci başlatır ve genellikle birkaç seansta etkili sonuçlar verir. PRP ile çatlak tedavisinin avantajı, kişiye özel bir tedavi olmasıdır ve yan etkiler çok nadir görülmesidir.
- Fraksiyonel Lazer ile Çatlak Tedavisi
Fraksiyonel lazer, cildin yüzeyini etkili bir şekilde yenileyerek çatlakların görünümünü azaltmaya yardımcı olan bir teknolojidir. Bu teknoloji, ciltteki sağlıklı dokuya zarar vermeden mikroskobik ısı hasarları oluşturarak kolajen üretimini hızlandırır. Böylece, çatlakların üzerine uygulanarak, cilt altındaki dokuyu onarır. Fraksiyonel lazer ile çatlak tedavisi, özellikle derin çatlaklar için etkilidir ve tedavi sonrası ciltte hafif kızarıklık veya kabuklanma olabilir. Genellikle birkaç seans gerektirir ve etkiler zamanla görülür.
- Dermafrac ile Çatlak Tedavisi
Oldukça yeni bir işlem olan Dermafrac, mikro iğneleme ve altın iğnelerle ışık tedavisini birleştiren bir teknolojidir. Bu işemde Dermafrac cihazı, cildin alt katmanlarına mikro kanallar açarak, kolajen üretimini artırır ve cildin yenilenmesini hızlandırır. Aynı zamanda besleyici serumlar bu mikro kanallardan geçerek cilt altına iletilir ve iyileşme sürecini destekler. Böylelikle Dermafrac ile çatlak tedavisi, özellikle çatlakların olduğu bölgelerde etkilidir ve genellikle birkaç seans gerektirir. Tedavi sonrası ciltte hafif bir kızarıklık olabilir, ancak bu kısa süre içinde geçer.
- Dermaroller ile Çatlak Tedavisi
Dermaroller, uçlarında mikro iğneler bulunan bir cihaz ile uygulanan bir mikro iğneleme tedavisidir. Bu tedavi, cildin üst tabakasına mikro kanallar açarak kolajen ve elastin üretimini teşvik eder. Böylece ciltteki çatlaklar zamanla daha az belirgin hale gelir. Dermaroller ile çatlak tedavisi genellikle yüzeysel çatlaklar için etkili olsa da, derin çatlaklar için daha fazla seans gerektirebilir. Bu nedenle tedavi sonrası hafif bir kızarıklık, hassasiyet ve kabuklanma olabilir. Ancak bu belirtiler kısa süre içinde kaybolur.
- Dermapen ile Çatlak Tedavisi
Dermapen, ciltteki çatlakları tedavi etmek için kullanılan bir başka mikro iğneleme yöntemidir. Bu yöntem, daha ince ve hassas iğnelerle cilt altına mikro kanallar açar ve cilt yenilenmesini teşvik eder. Bu şekilde derin çatlaklar için etki sağlar. Özellikle Dermapen ile çatlak tedavisi, cildin doğal iyileşme sürecini hızlandırarak, çatlakların görünümünü iyileştirir.Bu kapsamda birkaç seans sonrasında daha belirgin sonuçlar elde edilebilir.
Çatlaklardan Tamamen Kurtulmak Mümkün mü?
Çatlaklardan tamamen kurtulmak, günümüzde kullanılan tedavi yöntemleriyle kısmi olarak mümkün olsa da, tamamen yok edilmeleri genellikle zordur. Çatlaklar, cildin elastikiyetinin aşılması sonucu oluşan kalıcı izlerdir ve bu izlerin tedavisi, genellikle görünümünü iyileştirmeye yönelik olur. Uygulanan bu tedavi yöntemleri, kolajen üretimini artırarak, cilt yenilenmesini teşvik eder ve çatlakların daha az belirgin hale gelmesini sağlar. Ancak çatlaklar, derinliklerine göre değişiklik gösterebilir ve bazı durumlarda tamamen kaybolmaları çok zor olabilir. O yüzden tamamen bir daha oluşmaz diyemeyiz. Ancak düzenli tedavi ve bakımla, çatlakların rengi solabilir ve cilt daha pürüzsüz hale gelir. Bu da kişiye estetik olarak tatmin edici bir sonuç sağlar.
Ankara Çatlak Tedavisi Fiyatları
Ankara çatlak tedavisi fiyatları, tedavi yöntemine, uygulanacak seans sayısına, cildin durumuna ve klinik veya uzman seçimine göre değişkenlik gösterebilir. Örneğin, lazer tedavisi, PRP veya karboksiterapi gibi yöntemler in maliyeti diğer işlemlere göre biraz daha fazla olabilir. çünkü bu tedaviler daha karmaşık ve uzmanlık gerektiren işlemler olup, seans başına fiyatlar da genellikle yüksektir. Bunun yanı sıra . Dermaroller veya mikro iğneleme gibi tedaviler ise daha ekonomik seçenekler sunabilmektedir. Bu sebeple çatlak tedavisi fiyatları hakkında bilgi alma için uzmanlarımız ile iletişime geçebilirsiniz.
Ankara Çatlak Tedavisi Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Çatlak tedavisinin süresi, kullanılan tedavi yöntemine ve çatlakların derinliğine bağlı olarak değişir. Fakat Lazer tedavisi gibi yöntemler genellikle 20-30 dakika sürerken, PRP tedavisi veya karboksiterapi gibi uygulamalar da 30-45 dakika sürebilir.
Çatlak tedavileri genellikle güvenilirdir. Ancak, bazı yan etkiler görülebilir. Bu yan etkiler, ciltte kızarıklık, şişlik gibibelirtiler olabilir. O yüzden endişelenmenize gerek yoktur. Bir kaç gün içinde geçen yan etkilerdir.
Karın bölgesindeki çatlaklar için genellikle fraksiyonel lazer, PRP, karboksiterapi ve mikro iğneleme (dermaroller veya dermapen) gibi yöntemler tercih edilir. Bu tedaviler, cildin altındaki kolajen üretimini artırarak çatlakların görünümünü azaltır. Fraksiyonel lazer, özellikle derin çatlaklar için etkilidir. Ayrıca, Theramagnetic gibi manyetik terapi yöntemleri de karın bölgesindeki çatlakları iyileştirebilir.
Kalça bölgesindeki çatlaklar için en etkili tedavi yöntemleri arasında lazer tedavisi, mikro iğneleme (dermaroller veya dermapen), PRP ve karboksiterapi bulunur. Lazer tedavisi, kalça bölgesindeki derin çatlakların görünümünü önemli ölçüde iyileştirir. PRP, kişiye özel doğal bir tedavi yöntemi sunarken, mikro iğneleme işlemiyle de cilt elastikiyeti arttırılır. Bu tedavi yöntemleri genellikle birkaç seans gerektirir.
Bel bölgesindeki çatlaklar için fraksiyonel lazer, PRP, karboksiterapi ve mikro iğneleme yöntemleri uygundur. Bel bölgesindeki çatlaklar, genellikle hızlı kilo alımı ve hormon değişikliklerinden kaynaklanır. Lazer tedavisi ve mikro iğneleme, bu bölgedeki çatlakların derinliğini azaltarak daha pürüzsüz bir görünüm sağlar. PRP, doku yenilenmesini hızlandırarak doğal bir iyileşme süreci başlatır.
Bacak bölgesindeki çatlaklar için en etkili tedavi yöntemleri arasında lazer tedavisi, mikro iğneleme, karboksiterapi ve PRP yer alır. Bacaklardaki çatlaklar, genellikle hızlı kilo alımı ve hormonal değişiklikler nedeniyle oluşur. Lazer tedavisi, çatlakların görünümünü iyileştirirken, mikro iğneleme ile cilt elastikiyeti artar. Karboksiterapi, kan dolaşımını artırarak çatlakların rengi üzerinde olumlu etkiler sağlar.